3 Aralık 2008 Çarşamba

Elinden geleni ardına koyma Fenerbahçeli.!

Direnişin çocuklarıyız biz..

“Black Stockings ile başlayan başkaldırının, mücadele ve özverinin evlatlarıyız.. Çoğumuza hasbelkader bağışlanmış bir büyük onurun bekçileri, sönmez bir bağımsızlık ve özgürlük meşalesinin fani emanetçileriyiz..

Birlik ve beraberliğin cana gelmiş doğruluk neferleri, inanç ve kudretin temsilcileriyiz… Vazgeçmek, pes etmek, teslim olmak, vefasızlık gibi kavramların kıyılarına yanaşmadığı bir büyük okyanusuz biz, içinde sadakat, cesaret ve onurun özgürce nefes aldığı.. Kavganın, hasetin, husumetin barınamadığı bir ormanız biz, içinde kardeşlik, doğruluk ve dürüstlük çiçeklerinin binbir renkte can bulduğu..

Bir asırlık bir çınarız biz..

Gökyüzüne uzanan sonsuz yolculuğunda dimdik duran.. Köklerinde nice destanlarla, gölgesinde bir ulusun geçmiş zaman destanlarını sarıp saklayan, her yeni dalında geleceğe umut dağıtan bir ulu çınar..

Fenerbahçeli !

“Farkında olmak” diye özetlediğin bilinçle sahip çık..

Bu vatanın her karışında verdiğin mücadele, ceddinin döktüğü kanı ile kazandığın bağımsızlığa, namusuna ve şerefine sahip çık..

Dürüstlük ve adalet ile, hukukun hüküm sürdüğü sahalarda döktüğün alın terine sahip çık..

Bir garip çukur içine çekilmek istenen “spor”a ve onun temsil ettiği değerlere sahip çık..

“Medya” denen ilüzyonda kalem sallayıp asil bedenine leke çalmaya çalışan korkaklara, kendisi tepeden tırnağa çamura bulanmış leş kargalarına karşı, tek vücut ve tek yürek mukaddesatına sahip çık..

Bu çamur çukurunda hala direnmeye çalışan ve sayısı bir elin parmaklarını geçmeyen, beyazın ete bürünmüş direnişçilerine sahip çık..

Bizi birbirimize düşman edip te dünya malından pay kapmaya çalışanlara karşı rakibine sahip çık; rekabetin ezeli, dostluğun ebedi olduğu görüşüne, bir başka renge gönül veren dostuna, kardeşine, hiç tanımadığın diğer sporsevere sahip çık..

Sen sahip çık ki, soysuzların kanını emmeye çalıştıkları güzellikler yok olmasın..
Dünya nimeti için hükmetmeye çalışan eşkıyaya karşı, o güzelim yeşil çimende süzülen “yuvarlak” topun kendi iradesine sahip çık; yenmek kadar yenilmenin de var olduğu o meydanda asıl olanın “kimsenin hakkına göz koymadan elinden geleni yapabilmek” içgüdüsüne sahip çık..

Sahip çık küçükken sokak aralarında koşturduğun ya da bir çemberin içinden geçirmeye uğraştığın plastik topa, sahip çık ki çocukluğunu unutmuş suratsız amcalar kesmesinler senin hatıralarını da topunla birlikte..

Liderine sahip çık; sırf doğruları söylüyor diye Jean Darc misali yakılmak istenen, her köşede bir darağacı kurulmuşken dört yanı saran değirmenlere karşı savaşan cesur adama sahip çık.. Sen sahip çık ki senden cesaret alan yandaşlar bulabilesin; rengine de bakma gerçeği söyleyenin, “gerçeğin” kendisine sahip çık..

Bu renkler altında buluşma sebebimizi hatırla, ortak ülkünün “Fenerbahçe” olduğunu unutma ve renklerine sahip çık.. Kişi ya da kurumlara çıkar sağlama peşinde olanların oyununa gelme, her yolun “Fenerbahçemiz”e çıkması gerektiğini hatırla, başka yola sapanlara karşı gözünü dört aç ve kendine sahip çık..

Menfaat peşinde seni kullananlara aldanma, bir aşksa duyduğun o formaya, formana sahip çık..

Önceliğin bu vatan olduğunu bil, önce bu vatana, sonra kulübüne sahip çık..

Ülkenin çıkarlarına ters olduğunda çıkarın, kulübünü bir kenara bırakacak büyüklüğü göster, toprağına sahip çık..

Geçmişin sensin unutma, doğrusu ve yanlışıyla tarihini bilmek vazifen; oku ve öğren, yanlışından ders al, doğrularına sahip çık..

Bir şaka, bir nükteyle güzelleştirmek rekabeti zenginliktir; ama alay etmek, küçümsemek rakibi kendini de küçümsemek, küçültmektir..

Kendi onurun kadar rakibinin de onuruna, şahsiyetine, tarihine sahip çık.. Bizi bize kırdırmaya çalışanlara karşı, “biz”e sahip çık..

Bir karanlık tüneldesin Fenerbahçeli.. En yakınındakinin elini tut, güvendiğin ve inandığın bir liderin varken, doğruya sahip çık.. içindeki sese kulak ver..

Sen değil misin onca güzelliği yeşerten.. “Hep Destek, Tam Destek”, “Sevgi Eylem Gerektirir” diyen.. Sen değil misin statlar, salonlar küfür ile dolup taşar, koltuklar yakılır ve canlar alınır iken her şeye inat bugün “mabed”inde kardeş türküler söyleyen..

Sen değil misin yıllarca kuytularda gözyaşları döküp güzel günler için umutsuz dualar eden. Ve şimdi zamanı gelmedi mi adakların kurban edilmesi için..

Kurban et gerekirse kendini be Fenerbahçeli.. Sadece Fenerbahçen için değil, bu vatan için gerekirse kurban et..

Elinden geleni ardına koyma Fenerbahçeli.!

Hiç yorum yok: